6 Aralık 2018 Perşembe

Paketli Ürün mü, Açık Satılan Ürün mü? Hangisini Tercih Etmeliyiz?

Herkese Merhaba,

Bugün Türk insanı için büyük bir tabu olan paketli ürün ile açık ürün kıyaslaması konusuyla ilgili bir şeyler yazmak istedim. Yıllardır medyada bilgili, bilgisiz; işinin ehli yada ehli olmayan herkesin televizyon ekranlarında ve çeşitli yayın organları aracılığıyla yaptığı açıklamalar sebebiyle paketli gıdaya karşı inanılmaz bir önyargı mevcut. Özellikle söz konusu gıda-sağlık ilişkisi olunca son derece büyük bir bilgi kirliliğiyle karşılaşıyoruz. Bir gıda mühendisi olarak herhangi bir konuda sahip olduğu yanlış algıyı değiştirmek istediğim insanların büyük bir çoğunluğu kaynağı belirsiz bir Facebook postuna benden daha çok güvenebiliyor. Buna kendi ailem bile dahil olduğu için bu durumu artık yadırgamıyorum. Fakat yine de naçizane bir gıda mühendisinin de fikirlerini önemseyecek insanlar olduğunu bildiğimden böyle yazılar da paylaşmak istiyorum.

Bildiğimiz üzere, artık neredeyse her ürün grubunda hem paketli hem de açık satışa denk gelmek mümkün. Süt, peynir, et ve et ürünleri, hububat, salça, turşu hatta unlu mamullerin açık satışına pazarlarda şahit oluyoruz. Fiyatlar arasında çok büyük bir farklılık gözlenmemekle birlikte pazarda markete kıyasla daha uygun fiyatlı alternatifler bulmak da mümkün olabiliyor.

Hem yıllardır süregelen alışkanlıklar, hem medyada yaratılmış olan paketli gıda korkusu hem de daha cazip fiyatlar bir araya gelince pazardan veya bakkal, küçük market tarzı yerlerden yapılan alışverişlere şaşırmamak lazım.

Ben sizin başka bir açıdan bakmanızı rica edeceğim. Diyelim ki rahatsızız, basit bir soğuk algınlığı olarak düşünelim. Doktora gitmeye üşendiniz, ilaç kutunuzu açtınız. Bir tane üzerinde firma adı, üretim ve son kullanma tarihleri yazan, prospektüsü de içinde olan ilaç kutusu var. Tarihi henüz geçmemiş, üreticisi belli, prospektüsünde de soğuk algınlığı tedavisine uygun olduğu yazıyor. Her zaman da kullandığınız, adı sanı bilinen bir ilaç. Bir tane de kutusuz, isimsiz, tarihsiz ve prospektüsü olmayan fakat diğer ilacın görüntüsüyle birer bir görünüme sahip bir ilaç var. Hangisini tercih edersiniz? Görüntüsü aynı olsa bile güvenebilir misiniz?

Bir başka örnek; diyelim ki ikinci el bir eşya alacaksınız. İki tane benzer özelliklerde ürünü kıyaslıyorsunuz. Fiyatlar aynı ancak birinin garantisinin ne zaman tamamlanacağı, üreticisi ve nereden alındığı belliyken diğerinde bu bilgilerin hiçbiri mevcut değil. Görsel olarak birebir olsalar hatta garantisinin ne zaman tamamlanacağı belli olmayan ürünün fiyatı daha uygun bile olsa tercih etmezsiniz diye tahmin ediyorum.

Bu kadar basit iki örnekte dikkat ettiğimiz kriterler ürünün geçmişine dair elde edebileceğimiz maksimum bilgi oldu. Çünkü ürünü gönül rahatlığıyla kullanmak ve ürünü kullandığımızda bir sorunla karşılaşırsak karşımızda bir muhatap bulmak istiyoruz.

Peki söz konusu gıda olunca; üreticisi, üretim ve son kullanma tarihi, içeriği belli, ilgili bakanlıklar tarafından rutin şekilde kontrol edilen, çeşitli laboratuvar analizlerine tabi tutulan, hijyenik ortamda üretilen, ürünle ilgili bir sorun yaşadığımızda etiketi sayesinde karşımızda bir muhatap bulabildiğimiz ürünü tercih etmek yerine; neden nereden geldiği, nerede üretildiği, hangi koşullarda üretildiği belli olmayan ve belki de hayatımızın sonuna kadar bir daha görmeyeceğimiz bir satıcının sattığı gıdayı almayı tercih ediyoruz?

Belki de önyargıları yıkmanın vakti gelmiştir... Yorumu size bırakıyorum.




1 yorum:

  1. BPA ve paraben
    Bu iki unsuru iyice araştırmanı tavsiye ediyorum.

    YanıtlaSil